Bilenler bilir (bilmeyenler de ogrenir :D ) benim hep "ilk"lere karsi bir ozenim, bir ozel bulmam ve saygi duymam, farkli bulmam var. Ve bunun icin de ilk sarkiyi en benden, en bana, en benlik olan parca olarak secmek istedim.
Bu kayiplar, birakilma, yalnizligima dondurulme donemimde gunler, geceler, saatler, saatler boyu dinledigim bir sarki oldu. Ilk kez yazilarimin arasinda bir muzik ikramina giriyorum. Cunku gercekten bu sarkinin bu versiyonundaki duyguyu, tenimdeki her hucrede hissediyorum, ve bunu bana boylesine hissettiren baska bir sarki cikagelmedi.
Tarkan'i cok severim, sarki da ondan gelecek...
Bu sarkinin oylesine bir boyle agirdan alan bir hali var ki; sanki hakikaten de boyle, "agirdan almali her seyi, tadina vara vara, bilincine vara vara, her adiminda emin ola ola" ilerlemeyi ornekliyor bu sarki. Severken nasil comert ise insan, karsilikli guveni percinlemeden bir sonraki adimlara gecmemeyi ogutluyor adeta.
O kadar bana dolgun geliyor ki bu sarkinin bu yavas versiyonu, anlatamam.
Boyle sakin sakin, diyor ya hani, "sil goz yaslarini, sakin aglama" ama bunu oylesine ic doygunluguyla soyluyor ki, sanki Allah'in Tarkan'i resmen benim icin soylemis!
"Yak" diyor,
"Butun fotograflari, O'na ait butun esyalari.."
Bana adeta, "unut onu" diyor. "Onu hatirlatan ne varsa, onlardan kurtul" diyor.
Ama en guzeli, bunlardan hemen sonra, oyle kuru kuruya bir "unut onu" demis olmak yerine,
"Bu gece umitlerini al koynuna" diyor ve en onemlisini en sonda soyluyor;
"Gun dogmadan unut insafsizi"
Evet! Ona "insafsiz" diyor. Ben simdi bir insan beni sevmedi, ya da vazgecti diye ona insafsiz diyecek degilim tabi ki. Kimse kimseyi sevmek mecburiyetinde degil. Ancak, onca yasanmislik, paylasimlar olunca arkada, boylesine tek tarafli bir bitiris, hakli olsa bile haksiz duruma dusuruyor onu, ve "insafsizlik"a giriyor bence.
Ne de olsa, insanlik olmedi degil mi? Bu kadar cok sey paylasan, gosteren, eden bir insanin, boylesine soguk, bencil ve benle konusmaksizin boyle bir sonuca varmasi hele ki bu durumdan cok cok kisa bir sure once her seyin cok iyi olacagina inandigini acikca belirtmisken boyle davranmasi hakikaten "anormal" degil mi?
Bence oyle!!
Benim degerlerim var. Bu degerlerim bana mesela diyor ki, "ayni durumda sen olsan Oguz, bu cok ciddi bir olay, ve nasil bu yola 2 kisi cikildiysa, yine 2 kisi olarak da bu yoldan cikmak gerekli, alirsin karsina, 'durum boyleyken boyle' dersin, butun durustlugunle ona soylersin, gerekirse cok uzulur, o gun ya da o hafta hep aglar, ama sonra da bunu atlatti mi, ona insanlik yapmis olursun; bu bir gorgu kuralidir, bu bir saygidir"
Iste hala bana bunu savunan degerlerime guvenmeye, inanmaya devam edecegim ben.
Sarkida da diyor ya "Kader bulusturdu, kader ayirdi. O; Ask'a inanmadi", o inanmadi evet. Ama bir baskasi inanacak belki gunun birinde.
Kimse inanmasa bile, kimse bunlarin degerli oldugunu gorup onlarla olmak istemese bile, ben en azindan onurlu ve insanca yasamis ve olmus olacagim. Bu bile bence, yanar doner bir insan olup, acayip huylari olan, cok kestirilemeyen bir insan olmaktan cok daha onurluca ve insanca.
"Deger mi hic? Kusme duslerine! Inan O'nun da yanina kalmaz; birak! Gitsin, uzulme.."
ve tabi ki
"Hayat sevenleri korur, atese atmaz. Gulumse Kaderine"
Bu dizeler, adeta su dunya uzerindeki Oguz Barin kisisine yazilmis gibi...
Ne olursa olsun, hayallerimden vazgecmememi ogutluyor. Yilmamami, bu yoldan vazgecmememi soyluyor naif bir dille!
Onun da yanina kalmaz diyor-ki durust olayim icime en cok su serpen kismi da bu; sarkinin. Ben bu dunyada kimsenin ama kimsenin kotulugunu istemem, isteyemem. Oyle bir insan degilim. Ancak, benim neler neler yasadigimi onun da yasamasini isterdim. Isterdim cunku, o zaman bana yaptigi insafsizligin hakikaten de insafsizlik oldugunun farkina varir, ve belki de bir baska insana aynilarini yasatmaz umarim diye dusunerek. Benim yasadiklarimi, hissettiklerimi, bir baskasi da yasamasin, hissetmesin diye istedigimden...
Hayatin sevenleri korudugundan bahsediyor ya sarkida. Buna pek kolay olmasa da inancimi sarsmamaya calisiyorum. Hic kolay degil hakikaten, hayatin, kaderin "seven"leri koruduguna, koruyacagina... Ama iste, "olan guzeldir" deyip, "Kadere Gulumsemek" sart. Bambaska bir efor gerektirse de, zorla da olsa bunlari yapmak-ya da yapmam diyeyim-sart!
Sevdim, cok sevdim, cok inandim ve inanilmaz guzel seyler yasadim ve yasattim diye, bu dunyanin beni atese atmamasini diliyorum Tanri'dan. Ve durust olayim icimden bir ses de hakikaten atese atilmayacagimi, bir sekilde ucundan kiyisindan bu guzelliklere erisebilecegimi soyluyor. Bu inancin uzeri cok camurlu, lekeli su anda. Ancak hala ici cok berrak, ve cok parlak.
"Sil gozyaslarini, sakin aglama, O, kalbinle oynadi" kismi ise adeta bana:
"Oguz!" diyor, "Sen hayatinda olan insani mutlu etmek icin, yasitlarin arasinda, hatta otesinde, bir erkegin yapabileceklerinin cok cok cok daha ozellerini yaptin! Uzerine bir de gunumuzde artik anormal karsilanmayan aldatma, terketme, yalan soyleme ya da baska cirkinliklerden hicbirini ona yasatmadin!
Bak Oguz! Senin tek istedigin, ama tek istedigin, O senin kollarinin arasindayken geceleyin, kendini dunyanin en guvenli, en sicak, en huzurlu, en dingin, en sevgiyle dolu yerinde hissetsin!
Sen baska hicbir sey istemedin oglum!
O zaman daha nedir bu derdin! O anlamadiysa, o istemediyse, o begenmediyse, o kendisi bilir Oguz!
Kabahatli, yanlis ya da eksik olan sen degilsin!"
Arada Tarkan'in soyledigi aranagmeler ve sarkinin slow hali, ben onun yaninda California'dayken, "aksam olsa da eve gelse, ona sarilsam, opsem, bulasiklari yikadigimi gorunce sevinse, hatta kahvalti bulasiklarindan sonra falan mutfagi topladigimi gorunce tipki ilk kez gormus gibi sasirsa, yukari odasina cikinca yatagini ve odasini topladigimi gorunce bi daha sasirsa, mutlu olsa, "ben cok ama cok sansliyim" dese yine gozlerimin icine bakarak, kendini o gunun yorgunluguyla yataga atsa, ben de dayanamayip onun yanina uzaniversem, boyle onun yorgunlugunu adeta ona sarilarak, operek ondan alsam, uzaklastirsam yorgunlugunu" masumiyetimi bana hatirlatiyor ve bunun aslinda cok tatli ve normal bir sey oldugunu bana bir kez daha ispat ediyor.
Gulumsuyorum Kaderime,
Gulumseyecegim Kaderime...